Bolu'nun altı-üstü hazine ama...

Rektör Sayın Atilla Kılıç A.İ.B.Ü?nin yakın hedeflerini açıklamış. Hedefler içerisinde Üniversitemize iletişim fakültesi ile diş hekimliği fakültesi kazandırılması da bulunuyormuş... Güzel... Bu fakülteler Üniversitemizin gelişmesi, büyümesi için tabii ki çok önemli... Sayın Kılıç geçenlerde de bir açıklamasında; ?Bolu bir hazine üzerinde oturuyor. Özellikleri olan bir yer... Biz pek farkında değiliz. Bir ?arkeoloji bölümüne? de şiddetle ihtiyaç var. Düşünüyoruz.? demişti.

Ben işte bu yazımda arkeoloji meselesine değineceğim...

Arkeoloji, Yunanca?da ?eskinin bilimi? anlamına geliyor ve bu konuya benim de amatörce bir merakım var.

Bu bir ?defineci merakı? değil tabii ki!

Eski medeniyetleri, kültürleri, insanoğlunun Dünya denilen mekândaki yolculuk serüvenini anlama merakı... Bu merakım çok eski yıllara dayanıyor. İlk üniversite sınavımda arkeoloji bölümünü istemiş ama kazanamamıştım. Daha sonra bunu çeşitli kitaplar okuyarak telâfi etmeye çalıştım. Gittiğim şehirlerde eski eserler, ören yerleri, müzeler hep ilk durağım oldu. Ülkemiz zaten bu konuda o kadar zengin ki... Belki de Dünya?da en zengin ülke... Halen Anadoluda 9-10 bin yıl öncesine ait yerleşim alanları ortaya çıkıyor. Ve daha hiç el sürülmemiş binlerce höyük, ören yeri öylece duruyor.

Bolumuz da bu konuda hiç araştırılmamış yerlerden biri... Rektörümüzün dediği gibi Bolu'nun altı da hazine... Benim de bazı gözlemlerim var... 30 yıl önce, Roma Dönemi Bolu Yazıtları ile ilgili bir çalışma yapmak için Köln Üniversitesi?nden Bolu'ya gelen Sencer Şahin Hoca?ya biraz rehberlik yapma imkânım olmuş ve kendisiyle bazı köyleri gezmiştik.Bu inceleme gezilerinden sonra arkeolojiye merakım daha da arttı. Sn.Şahinle gezerken yöremizin tarihi geçmişindeki zenginliklerini de anlamaya başladık.

İşte bu zenginliklerimizin tamamen ortaya çıkması için arkeolojik araştırmalara, kazılara gerek var...Günümüzde Bolu müzesi kontrolunda sadece ?kurtarma kazıları? yapılıyor. Bolu'da geçmişte bilimsel kazı pek yapılmamış... Şimdiye kadar Bolu merkezde, Hisar Tepesi?nde 1978 yılında, 55 yıl önce de Otelcilik Okulu?nun güneyindeki höyükte kısmi bir kazı yapılmış... Hepsi bu...

Onun için bugün Bolu'nun antik ve daha eski dönemlerini tam olarak bilemiyoruz. Eski dönemler yanında Selçuklu dönemini, Beylikler dönemini, Osmanlı dönemini de yeterince bilmiyoruz. Bugün okuduğumuz Bolu Tarihi, bilinenlerin ?tekrarlanıp durduğu? bir Bolu tarihidir. Daha yeni bilgiler için de bütün bu dönemlerin iyice araştırılması gerekiyor. Burada da ?en zor kısmı? ise arkeolojik araştırmalar oluşturuyor. Çünkü bilimsel kazılar hem çok maliyetli hem de uzun zaman alıyor.

Bolu'nun en eski geçmişini daha iyi öğrenmek ve de ?müzemizi zenginleştirmek? istiyorsak arkeolojik araştırmalar dışında başka bir yol yok!.

Bunun için üniver-sitemizde arkeoloji bölümünün de ?açılması? gerekiyor...

Sonuç olarak;

Tarih, doğal güzellikler... Bizde herşey var...

Evet...

Bolu'nun ?altı-üstü hazine ama...?

?Değerlendirilemeyen bir hazine!?...

* * *

Fotoğraf: Zenginliklere bir örnek....(Bünüş Köyü Mozaikleri)

Cumhuriyetin ilk yıllarında, Bolu Merkez Bünüş Köyünde tesadüfen Roma Dönemi binalarına ait ?iki taban mozaiki? ortaya çıkmış ve bunların üzeri daha sonra ilmi bir araştırma yapılması için toprakla kapatılmıştır. (Zuhuri Danışman ?Çamlar ve Göller Ülkesi BOLU-1935? adlı eserinde bu konudan bahsetmektedir.

* * *

Bizden...

Gazetemizin 17. yaşını geçen hafta kutladık...

Daha nice yıllara sevgili Kâmuran, gazeteye emek veren kardeşlerim ve değerli yazar dostlar...

Sevgili Cumhur, hediyen bu soğuk kış günlerinde çok hora geçti... Teşekkürler...(m.n.ö)