BolununSesi; Halkın Gazetesi

Atış serbest, yeter ki vuralım!

Cumhur Bandakçıoğlu

    25 Haziran 2007

    Geçtiğimiz haftalarda yazdığım gibi ülke genelinde olabilecek CHP iktidarından Azrail gibi korkan ciddi bir kesim mevcut. Yine CHP ile MHP?nin yapacağı bir koalisyon olasılığından da korkan ciddi bir grup var. Hatta öyle ki bunlar böyle bir koalisyonla Türkiye?nin kesinlikle bölüneceğine inanıyorlar. Tabiî ki genelinin asıl korkusu bu değil. Asıl korkuları mevcut düzenin bozulması ve rahatlarının kaçmasından kaynaklanıyor. O yüzden de sinek vızıltısına bile nemalanabiliyorlar. Memleket insanının kafaları bir zamanlar, Soap Opera (Sabun köpüğü ya da pembe diziler) diye adlandırılan, Brezilya dizileri; Manuela, Rosalinda, Yalan Ruzgarı, Cesur ve Güzel doldurup boşaltılıyordu. Özellikle kadınlarımız, kızlarımız TV önünden ayrılamayıp nerdeyse her gün ocaktaki yemeklerini bile yakıyordu. Zaman değişti ve ülke insanın kafasını meşgul etmesi gereken, onları TV başına çakacak Saman Operası keşfedildi. Mafya dünyası, derin devlet ekolu, akıllara ziyan türden hikâyeler, anılar, halüsinasyonlarla kurgulanıyor, diriler, ölüler ve yasayan ölüler üçlemesi sonucunda, Kurtlar Vadisi, Sırlar Dünyası, Gizli Dünyalar türü diziler ön plana çıkıyordu. Bu seferde memleketin tüm erkekleri TV karşısına çakılmaya başladı. Durum öyle bir hal aldı ki Anadolu Kaplanlarının büyük bir kısmı işi gücü bile bırakıp dizi saati beklemeye başladı. Bunların doğal getirisi ile hurafe (Dine sonradan girmiş boş inanç) alt yapısı güçlü bir millet oluşumuz karşımıza bambaşka yurdum insanını ortaya çıkarttı. Siyasetçisinden, sokaktaki vatandaşına kadar herkes bu dizilerden kendini uygun bir rol seçti kendini onla özdeşleştirdi. İşte en son örnek meşhur HUDSON iddiaları! ABD?de Hudson Enstitüsü?nde yapılan bir beyin fırtınası toplantısında, bir Yüksek Mahkeme Başkanı?nın suikasta kurban gideceği, ardından da terör örgütünün eylem düzenleyeceği ve Türkiye?nin Kuzey Irak?a 50 bin kişilik bir güç ile gireceği senaryosu konuşuluyor toplantıda bulunan TSK temsilcileri de bunu nerdeyse ayakta alkışlıyordu. İddialar ülke gündemine, ABD?nin pardon pardon AKP?nin önde gelen isimlerinden Egemen Bağış?ın bakış açısıyla, adeta altın vuruş edasında bir basın toplantısıyla duyuruldu. Ama içi fos çıktı! Amaç belliydi bir kez daha TSK?yı vurmak ve seçim ortamında el kazanmaktı. E tabiî ki inananlar oldu ve de olacak. Yukarıda bahsettiğim Saman operası türden diziler zaten gerekli alt yapıyı hazırlıyordu. İşte gazeteleri açın, TV haberlerini takip edin. Her gün bu dizilerin kahramanlarına ve öykülerine benzer haberler karşımızda. Ne diyelim, Allah herkese akıl fikir versin. Uzun lafı kısası; Atış serbest yeter ki karavana olmasın! İşin ilginç bir yönü de Sabun Operası dizilerin yani Manuela, Rosalinda, Yalan Rüzgarı, Cesur ve Güzel?in Özal ve ANAP döneminde dağarcığımıza girmesi, Saman Operası dizilerinin yani Kurtlar Vadisi, Sırlar Dünyası, Gizli Dünyalar Erdoğan ve AKP döneminde tavan yapmasıdır. Yani şöyle dikkatlice düşünürseniz, bir uyum ve tarz birlikteliği olduğunu göreceksiniz, Hani Özal dönemindeki görgüsüz eğlenceler, beyefendiler hanımefen-diler, başın üzerinden birlesen amerikan vari yumruklu selamlar ve bugün Erdoğan dönemin-de gördüğümüz hafif Kasımpaşa edası, baygın bakışlar ve kalbin üzerine giden elle yapılan selamlamalar. Bence siyasi düşünce ve bakış açısı her şeyi etkiliyor ve topluma arz gerek içerden gerek dışardan bu yönde oluyor.

    Mudurnu ayağa kalkıyor

    Uzun zamandır sıkıntılı günler geçiren Mudurnu, Mudurnu Tavukçuluğun yeni sahipleri Kılıç Balıkçılık?la birlikte tekrar tavukçuluk sektöründe koşmaya başlayacak. 22 Trilyon YTL ile muhtemelen Bolu tarihinin en yüksek blok satışı Eskidji Gayri Menkul ve Eskidji Bolu Bölge Ortaklığı?nın hummalı çalışmasıyla gerçekleşti. Bir tesadüf eseri bu satışın ilk adımlarında bende ESKIDJI Bolu'nun sahibi arkadaşım Cemil Doyran?la birlikte Mudurnu?daydım ve açıkçası pek ümit vermiyordum. Fakat geçen günler beni yanılttı. Kılıç Balıkçılık 51 trilyonluk bir yatırımı Bolu ve Mudurnu?ya getiriyor. Tavukçuluğun dışında alabalık üretimi de yapacak olan Kılıç Balıkçılık, Bolu alalığını dünya pazarlarına sunmayı planlıyor. Beklide Bolu için yeni bir kazanç kapısı daha açılıyor. Bize de Hoş geldin Kılıç Balıkçılık demek düşüyor.

    Yine BO ama LU su yok yani yine BODRUM!

    15 gün ardan sonra tekrar Bodrumdayız. Sıcaklık 45 derece! Bodrum ekmek fırını gibi! Turizm hala istenilen seviyede değil. Neden mi? Bence en büyük etken yine kendimiz. Plan yok. Düzen yok. Kültür yok. Temizlik yok. E bunlar olmayınca da buna uygun turist yok. Gelenlerle bu iş olmaz. Turizmci feryat ediyor. Öyle ki her sektörde olduğu gibi turizm de üç kuruş sermayesi olan gelip mekân açıyor. Hakiki turizmcinin işini, düzenini bozuyor. Kendisinin zaten şansı yok, üç kuruş parasını bir sezonda kaybediyor. Hem kendisine hem diğerlerine kısaca ülkeye zarar veriyor ve bir sezon sonra çekip gidiyor. Seneye yenileri geliyor. Çark böyle devam ediyor. Türk turizmi yerlerde yüzüyor. Neyse, hayat devam ediyor diyelim ve yine Bodrum?dan Bolu'ya bir selam alalım. Bu sefer Naci Barut hocadan geliyor selam. Bizden dönemce büyük olan ve 1999 öncesi Bolu Atatürk İlköğretim okulun-da görev yapan Naci hoca, 7 yıldan beri Milas?ta teknoloji ve tasarım öğretmenliği yapıyor. Bolu'nun akademik tarihinde farklı bir yeri olan SİYO Sevk ve İdarecilik Yüksek Okulu?nda tarih hocalığı yapmış dönemin efsane hocalarından olan Mustafa Barut hocanın da oğludur. Muhtemelen Bolu'da bir kuşağın yakından tanıdığı ve ışığını aldığı Mustafa Barut hoca bugün İstanbul?da Marmara Üniversitesi?nde doçent olarak kari-yerine devam etmektedir. Naci Hoca?yla her zaman olduğu gibi Made in Bolu işletmesi olan ve Ümit ve Mustafa Yaman?nın sahibi olduğu Yucca Restorant da beraber oluyoruz. Kucak dolusu selamlarını bolu ya buradan gönderiyoruz.

    Yorum yazın

    İsim (Gerekli)
    Yorumunuz (Gerekli)

    Sayfada yer alan yorumlar kişiye ait görüşlerdir. Yapılan yorumlardan sitemiz hiçbir şekilde sorumlu değildir.

     

    Yazarın diğer yazıları

    GÜNÜN SÖZÜ

    Dünyanın her tarafından öğretmenler insan topluluğunun en fedakâr ve muhterem unsurlarıdır

    SON YORUMLAR
    Sağlık İlaç Gıda Takviyesi Siyah Sarımsak