YILMAZ BEKÇİLERİMİZ

Yıllar bir su misali akıp gidiyor. Yıl 2007. Nisan?ın 7?sinde. Aşçılık okulumuzun geleneksel hale gelen 2?nci kepçe devir teslim töreni var. Akşam erken yatıp törene katılacağız. Tam uyumuşken telefonlarımız çalıyor. Sonra kapımız çalıyor. Karşımda aşçılık okulumuzun 1993 mezunu Kahya, köyümüzün yetiştirdiği gözümüzün nuru Birol Dinçli. Beş dil bilen Atina temsilcimiz. Yunanistan ve İspanya?da ilçemizi, mutfağımızı temsil eden yeğenim, Abi hadi gel diyor. Kuçaklaşıp hasret gideriyoruz. Aynı dönem mezunu arkadaşları mezunu geliyorlarmış. Beraberiz. Seni özledik deyince hayır deme imkanımız yok. Ali Öney, İshak Gedik, Muhsin Özdemir, Nurol Sila, Gökhan Erdoğan, Özer Özel ve Birol Dinçli, Fatihin fedaileri, Sinan ağabeylerinin bir taneleri. 13 senedir görmediğim canlarımız.

Birol?un Mengen?deki evindeyiz. Nezahat anamız, Birol?un yeğeni kapının önünde karşılıyorlar. Kurulan yer soframızın mimarı Nezahat Anamız. Sıcacık tarhana çorbası, bazlamalar, barbunya pilav, tavuk haşlama, salata ve hodan yemeği. Afiyetle, keyifle yenen yemek. Ellerine sağlık anacığım.

Oradan Ziya amcamızın orada alıyoruz soluğu. Bizi hiç kırmayan sazın, çenginin, eğlencenin renkli ismi Yücel ağabeymiz ilerleyen zamana rağmen bekliyor. Amcamın torunu Nazmi amcamızda çalgısıyla yanında. Masalar birleşiyor, muhabbet o biçim. Sazı, sözü, muhabbeti, birbirlerini özleyenler hep oradaydı. İyi ki varsınız çocuklar. Hepinizle gurur duydum. Fatih hocamızda olaydı daha güzel olurdu. Ama bir Fatih gitti, binlercesi geliyor. O sizi görüyor. Var ve sağ olun çocuklar.

Ertesi gün aşçılık okulundayız. Kalabalık. Tören yeni başlamış. İkramlar var. Konuşmalar yapılıyor. Amma uzun konuşma inanılmaz. Belediye Başkanımızın, Fatih Kılıç adının bir caddeye verilmesini açıklaması büyük alkış aldı.

Ticaret ve Turizm okulları Genel Müdürü Saadettin Beyin konuşması tam bir cacıktı. Neymiş efendim, geçen sene buralarını çöp götürüyormuş, hükümet ödenek vermiş temizlenmiş. Bunu da bu hükümet yapmış. Geçen sen hangi hükümet vardı Müdür bey? ?AKP?. Çöpün de sorumlusu o değimliydi. Geçen sene niçin göndermedi şak şakçılığını yaptığın hükümetin ödeneği. Sen hükümetin mi temsilcisisin yoksa AKP?nin mi? Ya sen Müdürsün. Milletvekili falan değil. Bir insan haddini bu kadar aşar yani! Yalakalık bu kadar olur yani. Yani de değil, yahni. Fazla oldunuz, farkında değilsiniz. Okulda ki sofular yetmiyor. Bir de bu konuşmayı yapmanız. Köpeksiz köyde değneksiz geziyorsunuz. Birol kardeşimin 93 mezunu olarak yaptığı konuşmayı tek cümleyle özetliyorum. ?Fatih hocamızın koyduğu hedeflere, adım adım ilerliyoruz. Yolundan çıkmak yok. Bizlere hep inandı.? İşte bu kadar. Bceşkada ne karşılayan oldu, ne buyur diyen. Bozgunduruktan kurtulamamış, Cumhuriyet düşmanlarımın sempatizanı yoğunlaşmaya başlamış bir yerde ne kadar kalınacaksa o kadar kaldım. Görüntü hoş değil. Yağcılıkla işim olmaz. Mahkum olmuş toplumların acısı, yarası bitmez. Varsa doğruları yazmamıza ceza, eee biz buradayız. Yalakalarla işimiz olmaz. Ama bu memleket, bu ülke, bu ilçe için can lazımsa hemen buradayız.

Mezunlarımızı tebrik ediyorum. Güzel yerlerde büyük işlere imza atacaklarına inancım her zaman tamdı. Yinede, şu ortam bozukluğuna rağmen onlara inanmaya devam edeceğim. Sizler geleceksiniz. Yılmaz bekçilerimiz. Atalarımızın neslini devam ettireceksiniz.

Yüreğinizden sevgiler, yüzünüzden gülücükler, kafanızdan soru işaretleri hiç ama hiç eksik olmasın.SEVGİYLE KALIN.