Basın Konseyi dışında, hiçbir gasteci cemiyetine üye değiliz

Mihenk taşlarının önemi!!!

Kamuran Alagözoğlu

    27 Aralık 2006

    Üniversitemizdeki son rektörlük seçimlerinden sonra ?Film bitti, bilim geldi? şeklinde başlıklar atarak, yeni Rektörümüz Atilla Kılıç?ı onore etmiştik. Kendisiyle her bir araya gelişimizde, ilk sorum geçmiş yönetimle ilgili dosyaları ne zaman kamuoyuna açıklayacağını sormak oldu. Kendisi her seferinde ?Açıklayacağız biraz daha bekle. Hem de bunları ilk sizin gazeteye açıklayacağım? diye söz verdi. Biz büyük bir merak içinde beklemeye devam ediyoruz. Ve bu konuyu unutmadığımızı hatırlatmak için de arada bir hatırlatma yazıları yazıyoruz.

    17 Mayıs 2006 tarihinde, ?Hesapların içinden çıkılamadı mı?? başlıklı yazımda; ?Rektör Atilla Kılıç göreve gelir gelmez geçmişe sünger çekmeyeceklerinin mesajını vermişti. Şu ana kadar geçmişle ilgili yapılan araştırmalar hakkında basına bir şey yansımadı ama yeni Rektör ve yönetiminin geçmiş hesaplarla ilgili incelemelerin bitme aşamasına geldiğini tahmin ediyorum. Ve bu inceleme sonuçlarının mutlaka kamuoyu ile paylaşılması gerektiğine inanıyorum. Yani İzzet Baysal?ın kurduğu bu üniversitede yolsuzluk yapılmışsa, bunları kamuoyunun da bilmesi gerekiyor. Özellikle mâli konularla ilgili ortada bir hırsızlık-yolsuzluk varsa, bunların mutlaka kamuoyunda teşhir edilmesi gerekiyor? diye sormuştum.

    Bu konuyu farklı zamanlarda da sık sık gündeme getirmeye devam ettim. Çünkü Rektör Atilla Kılıç söz vermişti. Ama Rektör seçimlerinin seneyi devriyesi gelmesine rağmen, Hocamızın geçmişte söyledikleri bu cümlelerin havada kalmasına meydan verecek ve aynı zamanda Üniversitemizin emin ellerde olduğunu kanıtlayacak olan, kendisinden beklenen açıklama bir türlü yapılamadı.

    Ateş olmayan yerden duman çıkmaz mış derler. Bu atasözü dedikoduların da bazen de gerçeği yansıtabileceğini ifade eder. Biz dedikodulara itibar etmek istemiyoruz ama konuşulanlara baktığımızda da ?hani yalan da değil? dedirtecek cinsten olduğunu görüyoruz.

    Vatandaş konuşuyor; ?Belediye Başkanı Alaaddin Yılmaz İmar Müdürü Yaşar Taşkıran için neler söylemişti? Kafasını taşlara vursaydı da bu lafları etmeseydi. Çünkü şimdi Belediye?deki en sağlam adamı Yaşar Taşkıran oldu. Rektörlükte de eski rektör Yaşar Akbıyık?ın sağ kolu durumunda olanlar, şimdi yeni Rektörümüz döneminde de sağ kolu olarak aynı vazifelerine devam ediyor. Rektör?ün bu durumda eski defterleri ortaya dökmesi mümkün müdür?? diyorlar.

    Gerede?de sis engeli mi var?

    İzzet Baysal Devlet Hastanesi Başhekimi Ergun Hekim?in kendi rızasıyla istifa etmesi ve İzzet Baysal Kadın Doğum ve Çocuk Hastanesi Başhekimi Abdullah Danışman ile becayiş yapmasının istendiğini Bolu'da duymayan, bilmeyen kalmadı. Milletvekillerimizin bu konudaki keçi inadını aratmayan yaklaşımları sayesinde, okurlarımıza kabak tadı veren bu olayı ister istemez sık sık gündeme getirmek zorunda kalıyoruz.

    Önceki hafta yine gündeme taşıdığımız başhekimlerin değişimlerini konu alan haber ve yazılarımızdan sonra, baktım ki yerel gazetelerin birinde hacıya giden milletvekilimiz Metin Yılmaz, geçmişte seçilirken yaslandığı Gazetemize, şimdi de çamur atmaya kalkmış ve demiş ki; ?Yetkili arkadaşlarımızın konsantrasyonunu bozmak, otoritelerini zayıflatmak amacıyla kimi girişimler dikkatimizden kaçmıyor. Bu konuda üretilen her türlü söylenti, bizim değerli başhekimlerimizi ve Sağlık Müdürlüğü yetkililerini üzerken, aslında çok kıymetli ve her şeyin en iyisine layık olan halkımızın beklediği sağlık hizmetine kavuşmasını geciktirmektedir. Elbette şu anda İzzet Baysal Kadın Doğum ve Çocuk Hastanesi Başhekimi Dr. Abdullah Danışman, İzzet Baysal Devlet Hastanesi Başhekimi Dr. Ergun Hekim görevlerini başarıyla sürdürmektedir. İkisi arasında her hangi bir yer değişikliği de düşünülmemektedir.?

    Sayın Milletvekilim Metin Yılmaz. Ya Gerede?de aşırı sis var Ankara?dan Bolu'yu göremiyor. Ya da yalancılık kervanına eklendi. Bu beyanatının arkasından herkesle helalleşip (bir tek benle helalleşmeden) hacca gidiyor.

    -Yazdığımız haberler Milletvekilimiz Metin Yılmaz?ın işine gelince en iyi gazete, işine gelmeyince tu kaka ilan ediliyoruz.

    Fikir zikir meselesi

    Kasabanın birinde bir papaz ve onun 2 tane papağanı varmış. Papağanlar da, papaz gibi oldukça inançlı ve dindarlarmış. Sabah akşam kafeslerinde oturup İncil okuyup dua ederlermiş. Papazin cemaatinden olan bir kadının da 2 tane dişi papağanı varmış. Papazın erkek papağanları ne kadar ahlaklı ise, kadının dişi papağanları da o kadar ahlaksızmış. Eve gelen misafirlerin önünde ?Erkek arkadaş istiyoruz? diye bağırırlarmış. Kadın sonunda dayanamamış ve papaza akıl danışmaya gitmiş. Papaz da ?Sen getir onları bana. Benim papağanların kafesine koyalım da ahlak öğrensinler biraz. Benim erkek papağanlar sürekli dua eder? demiş. Kadın da almış papağanları getirmiş papazın evine.

    Daha girer girmez dişi papağanlardan birisi ?Hey yakışıklı, iki bayanı misafir etmek ister misiniz kafesinizde?? diye sormuş. Erkek papağanlardan biri ötekine dönüp ?Oğlum demiş bütün dualarımız kabul oldu sonunda.?

    Yorum yazın

    İsim (Gerekli)
    Yorumunuz (Gerekli)

    Sayfada yer alan yorumlar kişiye ait görüşlerdir. Yapılan yorumlardan sitemiz hiçbir şekilde sorumlu değildir.

     

    Yazarın diğer yazıları

    GÜNÜN SÖZÜ

    Bir milleti hür, bağımsız, şanlı, yüksek bir toplum olarak yaşatan da, köleliğe, yoksulluğa düşüren de eğitimdir.

    SON YORUMLAR
    Sağlık İlaç Gıda Takviyesi Siyah Sarımsak