Halk BolununSesi'ne güveniyor. Okunuyorsak sebebi budur

Birol Dinçli Hürriyet?e konuk oldu

Sinan Gökdemir

    24 Nisan 2006

    Geçtiğimiz hafta sonu, Hürriyet Gazetesi?nin Cumartesi ekinde Yorgo Kırbaki?nin yazısında, sevgili kardeşim Birol Dinçli ile yaptığı röportaj yer alıyordu. Birol Dinçli?nin Mengen?de başlayan, Antalya, Ankara, Miami, New York, Porto, Riko, Bern, Moskova ve en sonunda Atina?ya kadar uzanan mesleğinden bahsedildi. Bu makaleyi köşeme alarak sizlere iletmek isterim;

    Mengen?den Atina?ya

    Bolu'nun Mengen?inden çıktı yola. Antalya, Ankara, Miami, New York, Porto Riko, Bern, Moskova?da tam dokuz yılı geçti. Sıra, şimdi Atina?da.

    Bir sonraki durağı neresi mi? Allah bilir. İngilizce, Almanca, Rusça biliyor. Şimdilerde de Yunanca öğreniyor. Atina?nın en eski otellerinden beş yıldızlı ve yaklaşık 300 odalı Royal Olympic?in restoranında oturuyoruz. Karşımızda otelin şef aşçısı Birol Dinçli. Birol Dinçli, Bolu'da, aşçıların diyarı Mengen?de 1974?te doğdu. Mengenli ya, lezzetli yemek pişirmek geninde mi var nedir? Babası Cahit de aşçıbaşı. İlkokulu bitirdikten sonra Anadolu Aşçılık Meslek Lisesi?ne gitti. Eğitimi tam yedi yıl sürdü. Üç hafta önce ölen okulun müdürü Fatih Kılıç?ı rahmetle anıyor. Sohbete başlamanın zamanı...

    Atina?ya nasıl geldiniz?

    - Son olarak Moskova?daki Kempinski otelinin şefiydim. Royal Olympic?in sahibi Sayın Papadimitriu benimle temasa geçti. Oturduk, konuştuk, anlaştık. Sekiz aydır Atina?dayım.

    Atina?ya kebapçı ithali yapıldı ama şef ithali ilk kez oluyor...

    - Yanımda 50 kişi çalışıyor. Yardımcılarım Fransız, İtalyan ve Yunanlı. Pastane bölümünü Türkiye?den getirttiğim meslektaşım Ercan Yetim?e teslim ettim. Organizasyon işi epey zamanımı aldı. Eşim Arzu ve 14 aylık oğlum Hakan Ardan ile otelde kalıyoruz. Yakında bir eve taşınacağız.

    Atina?da bir Türk şef olmak nasıl bir duygu?

    - Gurur verici bir şey. Türkiye?deki meslektaşlarıma yurtdışına açılmalarını tavsiye ederim.

    Otelin mutfağında neleri değiştirdiniz?

    - Mönüde köklü değişiklik yaptım. Akdeniz ağırlıklı beynelmilel bir mutfağı tercih ettim. Hünkârbeğendi ve Türk mezeleri ekledim. Yardımcılarıma eti Türk usulü terbiye etmelerini öğrettim. Ben de Yunan yemeklerini öğrendim.

    Yunan yemeklerini beğeniyor musun?

    - Önemli olan müşterilerin beğenmeleri! Etin Atina?da çok lezzetli olduğunu söyleyemem.

    Beş yıldızlı otelde şeflik aşçıbaşılıktan farklı, değil mi?

    - Yemek dışında bir sürü işle de uğraşıyorum. Üç restorana bir de oda servisini eklerseniz, günümün nerdeyse tamamı otelde geçiyor. Sanırım Türkiye?deki oteller tesis olarak Yunanistan?dan iyi ama turizm mantalitesi açısından Yunanistan önde.

    Türkiye?ye dönmeyi düşünüyor musunuz?

    - Belli olmaz... İyi bir teklif gelirse düşünürüm tabii.

    En çok kaç kişi için yemek yaptınız?

    - Moskova?da bir davette 2 bin 500 kişi için yemek yaptım. Yemeklerimi tadanlar arasında Tayyip Erdoğan, Abdullah Gül, Rahmi Koç, Şarık Tara, Ferit Şahenk, Aziz Yıldırım ve Hüsnü Özyeğin de var. Yabancılardan ise şu anda aklıma gelenler Vladimir Putin, Paul McCartney ve Luciano Pavarotti.

    Güleryüzlü, dinamik ve mesleğine aşık Birol usta ile sohbetimiz bittiğinde 3 Ekim 2003 tarihli Milliyet Gazetesi?nin kupürünü gösterdi. TBMM?nin lokantasında yaşanan Rus salatası-Amerikan salatası tartışmasına "uzman" olarak son noktayı koyuyordu.

    Yorgo KIRBAKİ

    Yüreğinizden sevgiler, yüzünüzden gülücükler, kafanızdan soru işaretleri eksik olmasın. Sevgiyle kalın.

    Yorum yazın

    İsim (Gerekli)
    Yorumunuz (Gerekli)

    Sayfada yer alan yorumlar kişiye ait görüşlerdir. Yapılan yorumlardan sitemiz hiçbir şekilde sorumlu değildir.

     

    Yazarın diğer yazıları

    GÜNÜN SÖZÜ

    İşsiz adam durgun su gibidir, bozulup kirlenir.

    SON YORUMLAR
    Sağlık İlaç Gıda Takviyesi Siyah Sarımsak Düzce Çiçekçi