BolununSesi; Halkın Gazetesi

Her şey çok güzelde, kurşun adres sormuyor!..

Cumhur Bandakçıoğlu

    13 Mart 2006

    Geçtiğimiz hafta içi gazetenin internet üzerinden yayına, flaş haberine giren konu yüreklerimizi bir anda ağzımıza getirdi. Gazetemiz eski yazarlarından Avukat Yüksel Gültekin abimizin vurulduğunu üzülerek öğrendik. Öncelikle Yüksel abiye büyük geçmiş olsun diyor, şifalar diliyorum. Bir avukat olarak mesleği gereği yaptığı bir takibat sonucunda tatsız bir olayı belkide hayatına mâl olacak bir eylemi, şanslı bir şekilde atlattı. Yüksel Gültekin, Bolu yerel basını takip edenlerinin bildiği gibi günümüzdeki siyasi idareyi yani AKP iktidarını ve icraatlarını ciddi anlamda savunan ve destekleyen birçok yazıya imza atmıştır. Tabi zaman zaman bölgesel siyasette eleştirilerde bulunsa da genel yapıda sıkı bir AKP taraftarı olduğunu yazı ve yorumlarından anlamaktayız. Özellikle ekonomik gelişmeleri büyük bir başarı olarak nitelendiren yazılarını hatırlıyoruz. Öteki taraftan bizler ve bizim gibi reel sektörün içinde yaşayanlar biliyor ve yaşıyor ki, aslında işler hiç de öyle abartıldığı gibi çok güzel değil. Sıkıntı büyük. Özellikle Türkiye?nin önde gelen sektörlerinden tekstil sektörü can çekişiyor, eğer önlem alınmazsa binlerce kişi kısa bir süre sonra sokağa dökülecek. İşletmeler maaşlarını ödeyemiyor. İstanbul, Bursa, Denizli, Gaziantep de tezgâhlar kapanıyor. Maliyetler kurtarmıyor. Önümüzdeki ay Newyork ev tekstili fuarı var. Her yıl Türkiye?den 30-40 firmanın katıldığı fuara 5-6 firma katılıyor. Çok hüzün verici bir durum! Fuar organizasyonu yapan firmalarla konuşuyorum, tekstil fuarlarından artık çıkma kararı aldık diyorlar. Adam maaş ödeyemiyor, fuara nasıl katılacak diyorlar. Yok yok, ekonomi çok güzel! Borsa rekorlar kırıyor. Nasıl bir kandırmacadır ki, bu Kemal Derviş geliyor iki kelâm laf ediyor o şahlanan borsamız lodos yemiş hamsi pozisyonuna düşüyor. Dolar iki günde beklenmedik şekilde yükseliyor. Tabiî ki bazı sektörler var ki, en verimli dönemini yaşıyor. İşte böyle bir şey olmalı diye düşünüyorum, Yüksel abinin yazılarında ekonomik başarılardan bahsederken iyi demesini. T.C. mahkemelerindeki davaların büyük bir bölümü icra ve boşanma davası olunca, bu davalarda patlama olunca söz savunmanın sektörünün ekonominin iyi olduğunu zannetmesi doğaldır diye düşünüyorum. Tıpkı ilk depremde benim yani battaniye sektörünün işlerin çok iyi olduğunu, ekonomin harika olduğunu düşünmesi gibi! Biz mi çok ön yargılıyız diyorum, eh biraz yok desek yalan olur ama daha büyük gerçekleri görmemek, görmemezlikten gelmek gerçekten çok acı. Umarız kutsal topraklarımızda böyle üzücü bir olay bir daha yaşanmaz. Ekonomi gerçekten iyi olur ve herkes bunun tadını çıkarır. Kimse kimsenin suyuna muhtaç olmaz ve sonuçlarında üzücü olaylar yaşanmaz.

    Van olayı!

    Evet, ben de çok açık bir şekilde aynı yönde düşünüyorum ki bu TSK?yı yıpratma sondajlarının bir yansımasıdır. Bilinçlidir, bilinçli değildir, sürü psikolojisinin bir dışa vurumudur, vurumu değil midir onu bilemem. Türkiye?de belli çevreler TSK?dan hayalet görmüş gibi korkmaktadır. Büyükanıt Paşa ne demiş? Evet ?Ben o astsubayı tanıyorum. Benim karargâhımda çalışmıştı. Onu (bombalamayı) yapacak biri olduğunu zannetmiyorum. Bu cümleyle, Sn. Başbakanımızın Sn. Maliye Bakanımız hakkında çıkan birçok sıkıntıya rağmen onu koruması, ona sahip çıkması arasında bir fark var mıdır? Hukuk sistemimizi bilmem ama kamu vicdanında hangisi daha vahimdir? Bir komutan tabiî ki askerine sahip çıkacaktır. Askerine sahip çıkmayan bir komutan, onlara ölmeyi emredebilir mi? Kaldı ki Paşa?nın sözlerinden tam olarak böyle bir anlam çıkartamayız. Ülkemizin her noktasında yolsuzluklar yaşanmaktadır. İşçisi, memuru, patronu, doktoru, avukatı, savcısı, yargıcı, gazetecisi, hacısı, hocası, milletvekili, bakanı ve tabiî ki askerinin içindede kanı bozuklar çıkmaktadır. Her şeye rağmen TSK bu ülkenin en itibârlı kurumudur. İçindeki çürükleri en hızlı biçimde ayıklayan kurumudur. Örnek alınması gerekecek kadar hızlıdır. Daha ötesi yoktur. TSK?yı sevelim koruyalım, ondan korkmayalım. Tabi ki Türkiye Cumhuriyeti?nin düşmanı değilsek!

    Kader utansın.

    Geçtiğimiz cumartesi sabahı kapımıza dayanmış, belli ki bir sıkıntısı var. İçin için bakıyor beni içeri al dercesine, görünen o ki boğazın soğuk rüzgârına karşı direnci kırılmış.

    Sen ki diyor çocukken sokaktaki kedi, köpeği evine taşıyan adam, bana mı yüreğini açmıyorsun? Ayaktayım karşımda, oturuyorum bana bakıyor. Biraz yem koyuyorum önüne lanet olsun alamıyorum elime.. Beni affet güzel kuş, ne deyim kader utansın bugünleri de görecekmişiz.

    Hoş geldin Cevat Abi,

    Biraz geç oldu biliyorum. İngilizler derki. Late is beter than never! (Bize çevirdiğimizde. ?Geç olması hiç olmamasında iyidir veya geç olsunda güç olmasın?) İlk hafta Dubai, geçen hafta komple hizmet dışı kaldığım için size hoş geldiniz diyemedim. Yazılarınızın rengini özlemiştik.

    Yorum yazın

    İsim (Gerekli)
    Yorumunuz (Gerekli)

    Sayfada yer alan yorumlar kişiye ait görüşlerdir. Yapılan yorumlardan sitemiz hiçbir şekilde sorumlu değildir.

     

    Yazarın diğer yazıları

    GÜNÜN SÖZÜ

    Boş zaman yoktur boşa geçen zaman vardır.

    SON YORUMLAR
    Sağlık İlaç Gıda Takviyesi Siyah Sarımsak