Halk BolununSesi'ne güveniyor. Okunuyorsak sebebi budur

?ULUDAĞLAR?

Sinan Gökdemir

    31 Ekim 2005

    Benim yemek ihaleleri ile, yazmış olduğum yazının aynı günü 388 kişi Gerede ilçemizde (çocuklar) zehirlendi. Mengen?e Çaycuma?dan (80 km), Gerede?ye sanırım Ankara yakınlarından, bilmem kaç kilometre uzaklıktan yemekleri pişirtip, taşıyan firma aynı. Müfettişler geldi. Ali ile Hasan Bey sordular, soruşturdular ve geldikleri gibi beyaz ata binip gittiler. Ve tahliller gelmiş başkentimiz Ankara?dan Omo?yla ya da ozan suyu ile yıkanmış ki yemekler temiz çıktı. Ak oldukları belli. Işıldayıp duruyorlar. Farkında değiller karaya vuruyorlar.

    Akıl var mantık var. Bu çocuklar komplo teorisi mi uyguladılar ki hastanelere akın ettiler. Gerede?de öyle dursun yerinde. Buna Gerede denmez, geride denir kanımca. Ey Geredeli hemşehrilerim uyanalım şu batıl uykudan. Böyle giderse olacak çocuklar canından. Aliydi, Veliydi önemli olan bu değil. Bu ülkenin geleceklerine sahip çıkalım. Aşçılar kentine hakareti kaldıralım. Çocuklar doysunlar. Sağlıklı beslensinler. Yine söylüyorum. Bu uygulama şehrimiz aşçılar diyarına hakaretten ötedir.

    Aslında tahlile yemekleri değil, altına imza atanları göndereceksin. Bakalım ne kadar temizler. Temiz misiniz beyler, paşalar. Bu koltuklarınızda gider, söner havalar. Sonrada bir garip ölmüş diyeler, mübarek ay fazla kelama gerek yok. Kimine aba vermez giyesi, kimine atlası çul eyler. Oturduğunuz koltukların kıymetini biliniz. Yüce Allah nasılsa sizlerden bu derin devlet ilişkilerinizi soracak. Şimdiden cevap metinlerinizi yazmaya başlayınız. Çünkü yüzlerce soru var. Üniversite sınavlarında sorulan sorulardan daha çok. Cevapları zor olsa gerek. Bu dünya fani, olur mu yani. Kefenin cebi yok. Alıp da giden kaç kişi var. Bende götüremeyeceğim ne derdimi, ne kederimi. Gidenler memnun ki yerinden yıllar geçti, dönen yok seferinden. Elhamdülillah Müslüman?ız değil mi? Lafla peynir ekmek gemisi yürümüyor. Bu dağlar Uludağlar, en fazla da Sayın Valimiz Serindağ ağlar.

    ÇOCUKLARIN FERYADI

    19 Mayıslarda, 23 Nisanlarda oturduğunuz koltuklara birer çocuk oturtup sorarsınız. ?başbakan yada bakan olarak ne istersiniz? diye. Tabii ki olayı hadise göstermektir. İstedikleri bir tek şeyi yapmazsınız. İşinize gelmez. Soracaksanız çocuklara gelin yerinde sorun. Ama iki üç tane yobazın beslemesi olan çocuklara değil sadece. Herkese soracaksın. İstatistiğini tutacaksın. Bakın bakalım ortaya ne sonuç çıkacak.

    Mengen?e, Mengenliye, öğrencisine, velisine ömrünün yarısını vermiş bir birisini, eşinden, çocuğundan, öğrencisinden ayırıp, yapmış olduğu görevin emsalini teşkil etmeyen bir göreve ve tam 1300 km uzaklıktaki Bitlis Mutki?ye tayin etmek nasıl bir anlayış ve nasıl bir intikam duygusudur anlamak mümkün değil. Örümcek kafalarınız iyice kararmış.

    Tabi binlerce insana iş, aş sağladı. Deprem oldu önce o ağladı. Koştu hiç talep yok iken Gölköy?e, Düzce?ye mutfak kurdu. Yemek pişirip dışarıda kalan vatandaşımıza sıcak yemek dağıttı. Aylarca eşinden, çocuğundan bitlenme pahasına uzak kaldı. Devletten onlarca plaket aldı. Festivalinde o vardı. Bayramında o vardı. Yoksulun yanında o vardı. Muhtaç öğrencinin de yanındaydı. Karşılığında örümcek zihniyetin bu olmalıydı. Başka ne beklenir ki sizden sayın İl Milli Eğitim Müdürü Halil Ecevit. Ben bu doruları vicdanımın sesini dinleyerek soruyorum. Eğer sizde de baba şefkati varsa gelin Mengen?e çocuklara, öğrencilere her kesime sorun. Ondan sonra akıl ve mantık yoluyla yapmış olduğunuz ezadan dönerek, ahrette vereceğiniz hesaptan kurtulacak ve yatağınızda huzurlu uyuyacaksınız. Aksi halde her gece yüzlerce, binlerce öğrenci sizin rüyalarınıza kara basan gibi girecekler ve sizi uyutmayacaklar.

    Aylardır ömrünü verdiği okula gidemeyen, öğrencisini göremeyen Fatih Kılıç?ı yolda gören öğrencileri önlerini ilikleyip ellerini öpüyorlar. Ve bakın ne diyorlar; ?Hocam okul artık çekilmez oldu. Bulgar Belene kampında gibiyiz. Sevgi diye bir şey kalmadı. Babamız aramızda değil. Siz kızıyordunuz ama seviyordunuz. Sevgiye, ilgiye muhtacız. Ne olur dönün artık.? Çocukların feryatları bu. Önceden meydan boş değildi. Şimdi boşaldı. Okulun lokantasından, otelinden veresiye yararlanma devridir artık. Araştırsanıza hesapları şimdi. Tabi bal tutan parmağını yalar misali. Dernekleri mahkemeye verdiniz. Birde buranın hesaplarını kontrol edin. Kimler veresiye yiyor.

    ?CUMHURUMA?

    Bizim seyyah yazar. Böyle özel ve güzel bir günde doğmak sana ve ailene bir lütuftur. Yener Abimi görürsen selam söyle. Aramıza dönsün diye bekliyoruz. O bizi zamanında bırakmamıştı. Bizde onu bırakmayız. İyi ki doğdun Cumhurcuğum diyor, uzun ömürler diliyorum. Sinan Abin.

    BAŞSAĞLIĞI

    Geçen hafta Mengen?de geçirdiği trafik kazasında aramızdan ayrılan, kapı komşumuz Serkan Güneş?e Allah?tan rahmet, değerli ailesine başsağlığı diliyorum. Mengen Jandarma karakolundaki, mesai arkadaşlarına, TSK?ya sabır diliyor, Hacı Uyanık ve diğer yaralılara acil şifalar verir inşallah Allah?ım, dualarımız onlarla.

    Yüreğinizden sevgiler, yüzünüzden gülücükler, kafanızdan soru işaretleri eksik olmasın. Sevgiyle kalın...

    Yorum yazın

    İsim (Gerekli)
    Yorumunuz (Gerekli)

    Sayfada yer alan yorumlar kişiye ait görüşlerdir. Yapılan yorumlardan sitemiz hiçbir şekilde sorumlu değildir.

     

    Yazarın diğer yazıları

    GÜNÜN SÖZÜ

    Bir dinin tabiî olması için akla, fenne, ilme ve mantığa uygun olması lazımdır.

    SON YORUMLAR
    Sağlık İlaç Gıda Takviyesi Siyah Sarımsak