33 senedir Bolu halkı bu gazeteyi okuyor. Gazetemizdeki mesaj ve yorumlar, ne kadar çok okunduğumuzun KANITIDIR

Ne oldu renginiz soldu ?

Esra Yıldız

    6 Şubat 2012

    Ben bu bizdeki demokrasiyi bir türlü anlayamıyorum.
       Bizi yönetmek için aday olanların partilerce hangi kıstaslara dayanılarak adaylığa getirildiğini de çok merak ediyorum.
       Donanımla mı, donatımla mı?
    Yok mu kardeşim bunun bir anayasası?
       Hadi çarşaf liste, yandaş delege...
       Karşımıza çıktı birileri seçimde.
       Flört yapan iki gencin birbirini kandırması misali, bizlere oldukları gibi gözükmediler.
       Esas yüzlerini göstermek için, nikâhı sabırla beklediler.
       Kandık, kandırıldık ve içlerinden birini seçmek zorunda bırakıldık.
    Ne bilelim? En donanımlısı zannettik.
    Ya sonra?
       Artık iktidar ya;
       Asarım, keserim, satarım.
       Bunları yaparken de korku salarım.
    Önce sesini çıkartıp; sonra korkuyla sinenlere de kıs kıs güler, "Bak size rağmen, bana nasıl destek verdiler!" der, gözlerinin içine baka baka zulmüme devam ederim.
    İmdat!
    Yok mu azda olsa bu duruma dur diyecek?
    Oh bir konuda çıktı ve onlar için "Halkın sesi oldular." dedik!
       Kimdi bu kurum?
       Yeni yönetimiyle Mimarlar Odası.
       Misyonları gereği; meydan için bir sunum yaptılar.
       Eski meydanı birilerine hatırlattılar.
    "Kartpostallara konu olacak görüntü kalmadı artık şehirde!" diye aslında haykırdılar.
    Geride selam durduk, alkışladık.
       Tamam dedik, oldu bu iş.
       Yönetimlerinde muhafazakâr var, meclis üyesi var, damat var, muhalif eski milletvekili adayı var, idealist var. Var oğlu var!
    "Bırakmaz bu mozaik bu işin peşini!" dedik.
    Dedik, dedik de ya sonra?
       Sonrasında bir fırça, arkasından da bizim cesur yüreklerden bir açıklama.
       Açıklamanın özü: "Pes ettik!"
       Daha da özü:"Korktuk!"
       Kimler korkar bilir misiniz?
       İşinden, aşından, mesleğinden, amellerinden, servetinden, özgüveninden, arkada bıraktıklarından emin olmayanlar...
       Korktunuz; çünkü halka rağmen, "Biz ne desek boş, irade belediyeye aittir." deyiverdiniz.
       Aslında bu deyiş; "Siz seçtiniz, sonuçlarına da siz katlanırsınız!" ın özeti,
    "Hesap soran biri çıktı." hayallerimizin sona erişiydi.
    Evet, siz hesap sormaktan vazgeçtiniz.
    Vaz geçtiniz de,
       Savaş geçirmiş yoksul kent görüntüsü veren Bolu'nun bu durumunun hesabını yarınlarda çocuklarınıza nasıl vereceksiniz?
       Hem de Bolu'nun her yeri, bundan sonraki elli seneye damga vuracak çalışmalar için şantiyeye döndürülmüşken.
       "Baba neden bizim şehrimiz diğerleri gibi değil? Hani siz mimarlar her yönüyle yaşanılır şehirler kurardınız? Siz buranın mimarları değil miydiniz?"
       Cevaplarınızı mı?
    Görür müyüm, duyar mıyım bilmem; ama inanın bende çok merak ediyorum.


     

    Yorum yazın

    İsim (Gerekli)
    Yorumunuz (Gerekli)

    Sayfada yer alan yorumlar kişiye ait görüşlerdir. Yapılan yorumlardan sitemiz hiçbir şekilde sorumlu değildir.

     

    Yazarın diğer yazıları

    GÜNÜN SÖZÜ

    Yüksel Türk! Senin için yüksekliğin hududu yoktur. İşte parola budur.

    SON YORUMLAR
    Sağlık İlaç Gıda Takviyesi Siyah Sarımsak