BolununSesi; 33 yıldır sadece halkın desteği ile yaşıyor

Dar alanda kısır çekişmeler!

Cumhur Bandakçıoğlu

    26 Mayıs 2012

           Dar alanda kısır çekişmeler! Çalışma alanım EV TEKSTİLİ sektörünün en önemli organizasyonlarından bir tanesi olan EVTEKS Fuarı'nı geçen hafta bitirdik. Dolayısıyla fuar öncesi ve sonrası oldukça yoğun bir iş temposunda olduğumuz için BOLUNUNSESİ'ndeki köşemizden yine ayrı kaldık. Web Sayfaları ve Sosyal Medya üzerinden tabiî ki Bolumuz'u yine takip etmeye devam ettik.
           Maalesef yine BOLU'da kısır ve çapsız çekişmeler dışında yeni bir şey olmadığını üzülerek görmekteyiz. Belki katılır, belki katılmazsınız ama, zaman gerçekten hem Bolu'nun hem Bolu da yaşayanların aleyhine işliyor.  

           Aslında ülke olarak, az gelişmişliğin, eğitimsizliğin, kimliksizliğin, bencilliğin hepsinden önemlisi gelecek kaygısının dışa vurumlarını yaşıyor birbirimizle didişip duruyoruz. Bolu'yu paylaşamıyoruz. İnsanlığımızı, kişiliğimizi, karakterlerimizi kaybediyor, yerlere saçıyoruz. Peki neden? Çünkü madden ve manen açız!
          Daha öncede çok kez yazdım. Bolu sınırları içinde yerel basın talep üstü bir arza sahip. Yerel basının abone ve bayi satışı ile ayakta durması imkânsız. Bu durumda doğal olarak reklam, ilan, vs paylaşımından pay almak için sektörün aktörlerini farklı stratejiler geliştirmeye sevk ediyor. Bu stratejilerin başında kentin maddi güç ve kudret sahiplerinin yanında olmak birinci sırayı alıyor. Bunun Türkçe meali; YANDAŞLIK veya TETİKÇİLİK oluyor. Yandaş veya tetikçi olduğunuzda doğru yanlış ne olursa olsun sizi besleyen, size yaşama şansı veren bu güce doğal olarak hizmet etmek zorunda kalıyorsunuz. Bu durumda adil olmak tarafsız olmak, şerefli olmak, dürüst ve ahlaklı olmak gibi insan denen yaratığın üzerinde taşıması gereken birincil özelliklerinden uzaklaşmanıza sebebiyet veriyor.
          Ben hiç kimsenin kolay kolay bu insani özelliklerinin dışına çıkmayacağına inananlardanım. Maalesef yukarıda belirttiğim gibi ülkemize ve ülkemiz insanına has özelliklerden dolayı bu olmaması gereken özellikler bazen üzerlerimize yapışabiliyor.
          Bir diğer algıda Medya'nın 4. Büyük kuvvet olduğu yönündeki cazibe katsayısıdır. 3 büyük kuvvetimizin mevcut durumunu göz önüne alırsak Medya'nın hangi dip noktada olduğunu görebiliriz. Bu güç algısı, özellikle yerel medyada maddi olarak üst seviyede seyreden iş adamları için her zaman bir ilgi kaynağı olmuş ve medya organlarını baston olarak kullanma eğilimine sokmuştur. Çok kısa süre önce yerel basında el değiştiren tanınmış bir gazetemiz, ciddi anlamda Bolu çıkarlarını kollama adına eleştiriler yaparken, son günlerde ciddi bir U dönüşü yaptığını gözlemlemekteyiz. Bunun sebebi ne olabilir diye düşünüyorum. Ve adını dar alanda kısa paslaşmalar olarak koyuyorum. Gör beni göreyim seni, yol ver bana yol vereyim sana, öp beni öpeyim seni.  Değer mi? Bu toplumun çok ciddi anlamda silkelenmesi gerektiğini düşünüyorum. Özellikle Bolu'nun hem silkelenip hem de baştan aşağı kendisini ılıcanın bönetinde yıkaması gerektiğini düşünüyorum.
          Bu şehre gerçekten çok yazık! 5 tane sivil toplum örgütü açıklama yapıyor ve yerel medyamızın büyük bir bölümü bunu görmezlikten geliyor. Bu nasıl bir ayıptır? Ben açıkçası bu görmezliği hiç kimseye yakıştıramıyorum.
         Ne demiş sivil toplum örgütleri?
         Bunu kamuoyu ile paylaşsanız ne kaybedersiniz? 
         Zaten her şey ortada! 
         Bu topraklardaki bir medeniyetin izlerini silmek istemek, yok saymak, görmezlikten gelmek, bir imparatorla aklınca dalga, geçmek, bu nedir ya?  Bırakın bunları ve kendiniz olun.      
          İmparator Hadrian'la, Antonius'la aklınca dalga geçen veya kendini dalga geçmek zorunda hisseden zihniyetlerin ekte koyduğum fotoğrafa iyi bakmasını ve düşünmesini diliyorum.    
         21 Yüzyıl l Bolu suna bu mu yakışıyor?

                                                              

    Yorum yazın

    İsim (Gerekli)
    Yorumunuz (Gerekli)

    Sayfada yer alan yorumlar kişiye ait görüşlerdir. Yapılan yorumlardan sitemiz hiçbir şekilde sorumlu değildir.

     

    Yazarın diğer yazıları

    GÜNÜN SÖZÜ

    Dün, dünle beraber gitti cancağızım; bugün yeni şeyler söylemek ( yapmak ) lazım.

    SON YORUMLAR
    Sağlık İlaç Gıda Takviyesi Siyah Sarımsak Antalya Hurdacı Kepez Hurdacı