BolununSesi; Halkın Gazetesi

Türküm Doğruyum Çalışkanım!

Cumhur Bandakçıoğlu

    9 Ekim 2015

         Türküm Doğruyum Çalışkanım!
           Dünya'nın en prestijli bilim ödülü Nobel  Kimya Ödülü bir Türk'e gitti. Nobel Ödüllerinin hamisi Alfred Nobel bir kimyagerdi. 1877'de dumansız barut adını verdiği ve eşit miktarlarda nitrogliserinle nitroselüloz karışımından oluşan, itici barutu buldu. Buluşları insanoğlunun yıkım gücünü artırdı. Hayatının son yıllarında bunun pişmanlığını duydu ve tüm servetini insanlığın hizmetine sunulması amacıyla Nobel Enstitüsü'ne aktardı. Her yıl, fizik, kimya, tıp,  edebiyat ve barış başlıkları altında verilen Nobel Ödüllerinin bu yılki sahiplerinden bir tanesi Mardin, Savur doğumlu; Profesör Dr. Aziz Sancar oldu. Kanser tedavisinde kullanılan, hücrelerin hasar gören DNA'larını iyileştirilmesi çalışmasıyla bu ödüle hak kazandı. Kimine göre Türk, kimine göre Kürt, kimine göre Arap olan hocamız, kendisinin bu noktaya gelmesindeki başarısının arkasındaki gerçeğin, onu okutan, onu Amerika'ya gönderen Türkiye Cumhuriyeti olduğunu üstüne basa basa söyleyerek, şu sıkıntılı günlerde ruhumuzu aydınlattı. Gururumuz oldu, özgüvenimizi yükseltti. Kimyamızı değiştirdi.
    Prof. Dr. Aziz Sancar, anlayabilenler için çok büyük mesajlar vermiştir. Bugün geldikleri noktaları, işgal ettikleri makamları, Türkiye Cumhuriyeti'nin kurucularına borçlu olup da onların resimlerini duvardan indirme gafletine düşenlere, Resmi daire ve kurumlardan Türkiye Cumhuriyeti ibaresini çıkartanlara, Çocuklarımızı; 'Türküm Doğruyum, Çalışkanım” demekten alıkoyanlara, 'Türküm, Doğruyum, Çalışkanım”  ve de Nobel'in sahibiyim diyerek adeta ders vermiştir. Türkiye'yi gammazlayarak değil, överek Nobel'in sahibi olmuştur. Çok yaşa Hocam!
            Seçim öncesi  çalışmalar bir önceki seçim kadar heyecanlı olmasa da, adaylarımız ve teşkilatlar  ellerinden geldiğince meydanlarda boy gösteriyor. Dün itibarıyla sosyal medyaya düşen haberlerden bir tanesine takıldım; AKP İl Başkanı Vekili  Sn. Doğanay, 25 yaşında bir gence, siz buralardan su şebekelerinin geçmediğini, yolların toz duman olduğunu, bilmezsiniz demiş! Ben açıkça kendisinin Aşağısoku Mahallesi'ni ne kadar eski bildiğini  merak ediyorum. Lise öğrenimine kadar Gerede'de yaşayan daha sonra Fransa'ya giden, 2002 - 2004 yılarında Bolu'ya yerleşen Sn. İl Başkanı Vekilimiz, IMF'ye ne kadar borçlu olduğumuzu da bilmezsiniz demiş. Ama şimdiki dış borcumuzdan hiç bahsetmemiş.  Türkiye'nin 400 Milyar dolar dış borcu olduğundan kendisinin haberi var mı acaba? Sn. Doğanay, bunları soracağına o kardeşimize cebinde kaç lira var diye bir sorsaydı, eminim IMF konusuna bir daha girmezdi! Yine aynı çalışma içersinde Geredeli milletvekilimiz Sn. Küpçü, CHP'ye oy vermeyiniz, HDP'lilerle kol kola girenlere Bolu dan oy çıkmasın demiş. Sn. Vekilim, Habur'da birlikte halay çekilirken, T.C'ler silinirken, Andımız kaldırılırken, Bayraklar indirilirken, siz neredeydiniz?  Kol kola girenleri bırakın yatağa girenleri ne yapacağız?
           RUSYA!
           Milli ve manevi değerlerini hiçe sayan değişen ülkeler asla büyük olmaz. Geçtiğimiz Kurban Bayramı'nı bir fuar etkinliği sebebiyle Moskova'da geçirmek zorunda kaldık. Fuarın icrasında söz sahibi ülke olmamıza rağmen fuar tarihiyle oynayamadık. Bu durum, ilgili bakanlığımızın bir anlık dalgınlığına gelmesi akabinde yaklaşık 50 firma ve temsilcilerinin Kurban Bayramı'nın güme gitmesine sebep olmuştur. Arife günü Sn. Cumhurbaşkanımız Moskova'da Cami açılışına geldiği saatlerde Rusya'dan Suriye'ye yaşanan hareketlilik su yüzüne çıkmak üzereydi.. Rusya, Türkiye ekonomisi için çok önemli bir ülke. Halihazırda Rusya'daki kriz sebebiyle Genel ihracatımız % 30 düşmüş durumda. Keza Suriye'de son döneme kadar ciddi bir ticari ortaktı. Her iki ülkedeki olumsuz durumlar ülkemiz için ciddi sorun.  Dolayısıyla her iki ülkeyle de iyi ilişkiler, ülkemiz için hayati önem taşımaktadır. Önümüzde 29 Ekim var. Bu tarihi de İstanbul'da HOMETEX adı altında bir fuara denk geliyor. Birçok kez 19 Mayıslar yıllardır  EVTEKS adlı fuara denk geldi. Anlı şanlı  derneklerimiz, birliklerimiz ve de iş adamlarımız, ülkemizde düzenlenecek fuarların tarihlerini seçerken, Musevilerin, Hıristiyanların ve de büyük alıcı ülkelerin tatil günlerine denk gelmemesi için büyük efor sarf ederler. Çünkü gelmezler! Ama kendi milli ve dini bayramlarını rahatlıkla heba ederler ve buna  devlet otoritesi de onay verir. Ülkemizin, hani sıklıkla ifade ettiğimiz büyük ülke olabilmesi adına alması gereken  daha çok yol vardır.
                                                    


     

    Yorum yazın

    İsim (Gerekli)
    Yorumunuz (Gerekli)

    Sayfada yer alan yorumlar kişiye ait görüşlerdir. Yapılan yorumlardan sitemiz hiçbir şekilde sorumlu değildir.

     

    Yazarın diğer yazıları

    GÜNÜN SÖZÜ

    Şüphe etmek, bilmeye atılan ilk adımdır.

    SON YORUMLAR
    Sağlık İlaç Gıda Takviyesi Siyah Sarımsak