Basın Konseyi dışında, hiçbir gasteci cemiyetine üye değiliz

Büyükşehire doğru!

Cumhur Bandakçıoğlu

    16 Aralık 2016

         Büyükşehire doğru!
          Aralık ayı başı itibarıyla ülke gündemine düşen ve önem arz eden konulardan bir tanesi de nüfusu 300.000 kadar olan illerin yeni bir düzenlemeyle büyükşehir belediyesi olmasına olanak sağlanmasıdır. Bolumuz'u bu kapsamda değerlendirdiğimizde, son nüfus sayımına göre 291.000 kişinin yaşadığı şehrimizin, büyük şehir kapsamına girebilmesi için + 9000'lik bir nüfusa ihtiyacı olduğunu görüyoruz.
          En yalın haliyle belediyeler, su, temizlik, toplu taşıma ve imar gibi, kamu hizmetlerini yerine getiren kuruluşlar olarak tanımlanmaktadır. Fakat son yıllarda değişen ve gelişen dünyamıza paralel olarak, beklentilerinin artması ve ihtiyaç farklılıkları nedeniyle, belediyeler hizmet yelpazesini çeşitlendirmek zorunda kalmış buna bağlı olarak da, kültürel, sportif, eğitim ve öğretim faaliyetleri gibi birçok alanda hizmet yarışına soyunmuştur. Bu hizmetlerin yerine getirilebilmesi için de ekstra kaynak ihtiyaçları hasıl olmuştur. Bu kaynaklara ulaşmanın yollarından bir tanesi de büyükşehir belediyesi olmaktan geçmektedir. Büyükşehir olma isteğinin arkasında en birinci temel unsurun ise, genel bütçe vergi gelirlerinden alınan daha büyük paya ilaveten, büyükşehir belediye sınırları içinde yapılan genel bütçe vergi gelirleri tahsilâtı toplamından %5 pay alması olduğu karşımıza çıkmaktadır. Bu pay büyükşehir olmayı oldukça cazip kılmaktadır ki, bu payın oranın % 6 olacağına dair öngörüler de bulunmaktadır.
           Bir başka deyişle; daha çok gelir elde edilmesiyle, daha çok hizmet yapılacak ve il sınırları içinde eşit hizmet paylaşımının gerçekleştirilmesine olanak sağlayacaktır. Sonsuz bilgi kaynağı Google amcaya, 'bu işin dezavantajları nedir?” diye sorduğumuzda ise, bürokrasinin artacağı, vergilerin yükseleceği bilgileri karşımıza çıkmaktadır!
           Tabii ülke Türkiye, vatandaşları da biz Türkler olunca biraz daha ince eleyip sık dokumamızda fayda olduğunu düşünmekteyim. Ülkemiz insanının artık birbirine tahammül edemediği, siyasi ayrışmaların had safhada olduğu bir dönemi yaşadığımızı hepimiz biliyoruz. Bolumuz'un yeterli nüfus sayısına ulaşıp büyükşehir statüsüne girdiğini farz edelim. Hiç bir ilçemiz bir Şişli, Çankaya vs. büyüklüğünde olmadığına göre ilçe belediyelerimiz muhtarlık statüsünden hallice olacağı bir gerçektir. Mesela Bolumuz'un CHP'li belediyeleri olan Kıbrıscık, Mengen, Mudurnu, Gökçesu, AK Partili büyükşehir belediyesi tarafından ne kadar hizmet görecektir? Mesela, büyükşehir belediyemiz, Seben Belediyesi'ne gösterdiği samimiyeti Kıbrıscık Belediyesi'ne gösterebilecek midir? Aydın şehrimizdeki fiili durumu çok iyi biliyorum, Büyükşehir Belediye Başkanı Özlem Çerçioğlu (Nam-ı diğer, Topuklu Efemiz) Cumhuriyet Halk Partisi'nden, keza ilçe belediyeleri Kuşadası, Söke ve Didim de Cumhuriyet Halk Partisi'nden, ama her üç ilçede mevcut durumdan ve büyükşehir'in ben benciliğinden muzdarip. Aynı partiden olunduğunda bile bu sıkıntılar yaşanıyorsa, rakip partilerden olan belediyelerin durumu ne olur doğal olarak beni ve kamuoyunu düşündürmektedir.
           Ben, Bolu'da hizmete talip olanlarının birinci önceliğinin ırk, mezhep, parti farkı gözetmeksizin vatandaşları kucaklamasını, herkese eşit uzaklıkta olmasını istiyorum.
           Komşu illerinin büyükşehir olduğu bir coğrafyada Bolu'nun güdük kalmasını istemem! Eğer Ak Partili Belediye Başkanımız  Sn. Alaaddin Yılmaz, Bolu Belediyesi Büyükşehir olduğu takdirde, Bolu'nun hiç bir ilçesi siyasi tercihi sebebiyle ötekileştirilemeyeceğine, Ak partili ilçe belediyesi hangi hizmeti görecekse CHP'li veya başka bir partili belediyesi de o hizmeti göreceğine, Bütün vatandaşlarımızın kendi değerleriyle özgür ve huzur içinde bu şehirde yaşayacağına ve de Bolu'da yaşamanın Bolu halkına ekstra bir külfet değil, bir ayrıcalık getireceğine dair söz verirse, bu konudaki ezberleri bozarsa, Bolu'nun, ama sırf Bolu'nun çıkarları ve kazançları doğrultusunda, büyükşehir olmasını isterim. İkametgahları Bolu'nun dışında olan, Bolu sevdalılarını ikametgahlarını Bolu'ya taşıyarak gerekli olan nüfus sayısına ulaşmaya davet ederim. Ben mi? Ben ikametgahımı doğduğum günden beri hiç taşımadım.
          Biliyorum bu sözler verilebilir ama tutulabilme konusunda şüphelerim var. Bir gerçek var ki sözler tutulabildiği taktirde bu ülke yıkılmaz, Bolu ayrıcalıklı bir şehir olur. Göster kendini Bolu! Büyükşehir olmak için ayağa kalkma zamanı!
                                                     Cumhur Bandakçıoğlu 
     

    Yorum yazın

    İsim (Gerekli)
    Yorumunuz (Gerekli)

    Sayfada yer alan yorumlar kişiye ait görüşlerdir. Yapılan yorumlardan sitemiz hiçbir şekilde sorumlu değildir.

     

    Yazarın diğer yazıları

    GÜNÜN SÖZÜ

    Şüphe etmek, bilmeye atılan ilk adımdır.

    SON YORUMLAR
    Sağlık İlaç Gıda Takviyesi Siyah Sarımsak