Halk BolununSesi'ne güveniyor. Okunuyorsak sebebi budur

SAVAŞ ILGAZ anısına

Konuk Yazar

    7 Nisan 2017

                        SAVAŞ ILGAZ anısına

          27.03.2017 tarihinde ebediyete uğurladığımız Sayın Savaş Ilgaz'ı 1987 senesi son aylarında tanıdım.
          Aradan 30 seneden fazla geçmiş.
          Savaş Ilgaz'ı anlatmanın yolunun 1988 yılında kurulup 2011 tarihinde tasfiye edilmek durumunda kalınan İstanbul Bolu Kültür Yardımlaşma Derneği'nden kısaca bahsetmekle mümkün olabileceği kanısındayım.     
         1987 senesi son ayları idi. İstanbul'da yaşayan 5-10 arkadaş bir araya gelerek İstanbul gibi mega bir kentteki kalabalıklar içindeki yalnızlığın ve zaman zaman içine düşülen çaresizliğin bir nebze de olsa hafifletilmesi, Hemşehriler arasında iletişim, dayanışma ve yardımlaşmanın yanında İstanbul'a Yüksek öğrenim için gelmiş gençlerimize imkan ve burs sağlaması, Bolu'muzun sosyal, tarihi , kültürel ve turizm değerlerini tanıtma amaç ve gayesine uygun olarak bir çalışma içine girdiğimizde yanı başımızda bu işe bizden daha  gönüllü ve heyecanlı Sevgili Savaş Ağabeyi bulduk. O tarihe kadar ben de diğer arkadaşlarım da Savaş Beyi tanımıyorduk.

          Kurucuları arasında Sayın İzzet Baysal ve Sayın Ahmet Baysal'ın da bulunduğu BOLU KÜLTÜR YARDIMLAŞMA ve DAYANIŞMA DERNEĞİ bu şekilde Savaş Bey'in de aramıza katılması ile kısa bir süre içinde örgütlenerek Şubat 1988 tarihinde hukuken kuruldu. Dernek Merkez adresi şeklen ve resmen Topkapı'daki İZSAL DÖKÜM Fabrikası'nın bir odası olarak görülüyorsa da, esasen Dernek Rahmetli Ahmet Taşman'ın Hediye ettiği sarı çanta (James bond) içinde ve kollarımda Genel Sekreter sıfatıyla 1992 senesine kadar seyyar olarak taşındı.

           İlk dernek Başkanı  rahmetli Adil Ersoy zamanında kuruluş işlemleri gerçekleştirildikten sonra, dernek başkanlığına gelen Rahmetli Savaş Bey'le birlikte görev yapan yönetim kurulları üye arkadaşlarımızın da katkıları ile büyük bir atılım içine girilmiş,  öncelikle Nişantaşı Rumeli Caddesi üzerinde Milli Emlak dairesinden kiralanan daire BOLU EVİ adı altında dayanıp, döşenerek, ulusal görsel ve yazılı basından büyük ilgi görmüş, mülki, siyasi erkan  yanında, zamanın Bakanları AVNİ AKYOL ve YILDIRIM AKTUNA'nında iştiraki ile açılarak hizmete alınmıştır.
          -İlk planda BOLUMUZUN dünyaya ün yapmış aşçılık ve Türk Mutfak Sanatının layık olduğu seviyeye çıkarılması tanıtım ve  reklamasyonlarının yapılması aşçılarımızın sorunlarının çözümü, meslek İçi eğitimlerinin sağlanması için AŞÇILAR KULÜBÜ,    
           -İstanbul'da yüksek öğrenim gören gençlerimizin buluşup, boş vakitlerini geçirebilecekleri, belirli sürelerde ilmi, kültürel, sanatsal etkinliklerin gerçekleştirilmesi ile birlikte, İzzet Baysal Vakfı Burs
    Yönetmeliği örnek alınarak ihtiyaç sahibi gençlere burs verilmesi için GENÇLİK KULÜBÜ, örgütlenmesi yapılmış. 300 den fazla gencimize burs imkanı sağlanmıştır.
           -Çok kısa bir sürede kayıtlı üye sayısı 850' ye ulaşmıştır.
           -Bolu merkez (Kaplıcalar, Akkaya Boğazı) Göynük, Mudurnu, doğa ve tarihi Türk evleri gezileri yapılarak Ulusal TV ve basının dikkati Bolu ve çevresine çekilmiştir.
           -Periyodik aralıklarla İstanbul ve Bolu'da GECELER  DÜZENLENMEK suretiyle Üyeler arasındaki ilişkilerin sıcaklığı sağlanmaya çalışılmıştır.
          - İstanbul'da yaşayan Hemşehrilerimizin KİM NEREDE -  NE YAPIYOR sorularına cevap olmak üzere kimlik ve adres bilgileri güncelleştirilerek KİTAPÇIK olarak bastırılıp üyelere dağıtımı sağlanmıştır.
             Özetle klasik bir dernek çatısı altında yapılması hayal dahi edilemeyen birçok iş ve sosyal faaliyetler bu dernek çatısı altında yapılabilmiştir.
            İşte kısaca özetlenen bu faaliyetlerin temelinde ve başlangıcında rahmetli Savaş Ilgaz'ın Bolu sevdası ile, medyatik ve karizmatik kişiliği yanında, yönetimlerde görev alan arkadaşlarımızın unutulmaz emek ve çabaları olmuştur. Diş Hekimliği yanında eski bir asker olarak şövalye tavrıyla ve aynı zamanda salon adamlığı zarafetiyle de örnek teşkil etmiştir.
           
             Bolu Halkı genel kanı itibariyle devletine bağlı, yasalara ve otoriteye saygılı, fakiri ile zengini arasında günlük yaşantı alışkanlıkları ve kültürel yönden farklılıkları bulunmayan, (fakirinin yoksulluğunu) – (zengininin varsıllığını) söylemekten kaçındığı,  içine kapanık , başkalarına yük olmaktan çekinen, eskilerin tabiri ile 'kendi yağı ile kavrulmasını bilen' kanaatkar yapı ve niteliklere sahiptir.

             Halkımızın genel yapısı böylece tespit edildiğinde Bolu'muzda kolektif çalışmaların azlığı, STK'ların cılızlığı, ticari ortaklıkların sağlıklı ve uzun soluklu olamamasının sebebi, kendiliğinden anlaşılmaktadır sanırım.  
             Tabidir ki buna bağlı olarak da toplumda siyasette, bilimde ekonomi alanında inisiyatif alabilen, ulusal ve uluslar arası alanda başarılı kuruluş ve kişilerimizin sayısı maalesef tatmin edici olmaktan uzaktır dersek bilmem yanlış mı olur. ?.
             İşte bu anlamda İstanbul'da kurulup 23 sene müddetle başarılı bir şekilde faaliyette bulunarak amaçlarını büyük oranda gerçekleştiren BOLU Derneği ile onun kurucularını, başkan ve üyelerini başarılı saymayı bir vefa borcu olarak görmemiz gerektiğine inanıyorum.
             Bu arada cenaze töreninde 23 sene zarfında BOLU EVİ'nin sarıp sarmalayan sıcaklığından yararlanan 300' ü aşkın GENCİMİZDEN (şimdi orta yaşta) bir tek TUNCAY USTAOĞLU'nu görmenin manidar üzüntü ve burukluğunu da yaşadığımı acı da olsa itiraf etmeliyim.
             Bu vesile ile aramızdan ayrılan başta Başkanlarımız: ADİL ERSOY – SAVAŞ ILGAZ- FEHMİ ACAR ile Kurucularımızdan  İZZET BAYSAL- TURAN KALAYCIOĞLU – HÜSEYİN YAR- KEMAL İNAN- CAHİT ACAR- ve – AHMET ŞAHİN'e Rahmet dileklerimi sunarken, halen hayatta bulunan Başkanlarımızdan HASAN ÇETİNKAYA ile Derneğimizin ve BOLU EVİ'nin kapanmaması için sonuna kadar fedakarca direnen son Başkan  ABDULLAH TİFTİKÇİ'ye sağlık ve mutluluklar dilerim.


                                                       ÇETİN KARAGEYİK    

     

    Yorum yazın

    İsim (Gerekli)
    Yorumunuz (Gerekli)

    Sayfada yer alan yorumlar kişiye ait görüşlerdir. Yapılan yorumlardan sitemiz hiçbir şekilde sorumlu değildir.

     

    Yazarın diğer yazıları

    GÜNÜN SÖZÜ

    Bir milletin büyüklüğü, nüfusunun çokluğu ile değil, akıllı ve fazilet sahibi adamlarının sayısı ile belli olur.

    SON YORUMLAR
    Sağlık İlaç Gıda Takviyesi Siyah Sarımsak Düzce Çiçekçi