Bayram ve Bolu

      Bayram ve Bolu
      Bir Ramazan Ayı'nı daha geride bıraktık. Ramazan Ayı'nın dinimizdeki yeri ve öneminin ne kadar büyük olduğunu hepimiz biliyoruz. Bende bir Müslüman olarak bu ayı yaşanması gerektiği şekliyle, naçizane yaşamaya çalışanlardanım. Ne mutlu ki bu mübarek ayın sonuyla bir Ramazan Bayramı'na daha kavuştuk. Bayramı, her zaman olduğu gibi Bolu'da baba evimizde karşıladık. Bayramda Bolu'da olmak bizim için adeta bir farzdır. Son yıllarda Bolu'da yaşanan beşeri değişimlerden her ne kadar çok mutlu olmasak da, Bolu'yu bırakma niyetimiz yok. 
       Geçtiğimiz Cuma günü İstanbul'dan rotamızı Bolu'ya çevirdiğimiz saatlerde, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun başlatmış olduğu 'Adalet' yürüyüşü de Zonguldak - Bolu yol ayrımında kamp alanına ulaşmıştı.' Adalet' nedir diye sorduğumuzda en yalın haliyle; 'Hak, Hukuk ve Doğruluk' olarak karşımıza çıkar. Ne yazık ki ülkemizde 'Adalet' kavramının ucu açıktır. Dün de böyleydi, bugünde böyledir. Bizim ülke ve millet olarak 'Adalet'i tam olarak tahsis etme becerisini yakalayamadığımız acı bir gerçektir. Bunun en dibinde fikri hür vicdanı hür nesillerin yetişmemesi yatar. 
        Yürüyüşün Bolu merkez ilçe geçişi boyunca katılımcısı oldum. Bunu da bu ülkede fikri hür ve vicdanı hür Adalet sağlarcılarının yetişmesi ve görevlendirilmesi adına yaptım. Yürüyüş boyunca hiç bir şekilde, hiç bir kimseye, hiç bir siyasi görüşe ve oluşum hedef alınmadı anti propaganda yapılmadı. Sadece ve sadece 'Adalet' vurgusu yapıldı. Şehir merkezi geçişinde bir elin beş parmağını geçmeyecek cılız provokasyon girişimleri yaşandı. Durumdan vazife çıkaran bu hemşerilerimiz dışında ciddi bir alkış desteğiyle Bolu parkuru geçildi. Kısacası bizim içinde farklı bir Bayram oldu. Şüphesiz ki gerçek Bayramlar bu ülkede 'Adalet' sisteminin kusursuz bir şekilde işlediği zaman yaşanacaktır.
      
       Bayramın Bombası!
       Sosyal medya ve teknoloji sayesinde, tüm dost ve arkadaşlarımızın Bayram boyunca yaşadıklarını canlı olarak izleyip takip ediliyoruz. Yunanistan'ın Sisam (Samos) adasında bayram tatilinin geçiren canciğer arkadaşımız Okan Demircioğlu'nun paylaşımı bu bayramın bombası olarak hafızamıza kazındı. Ada'da bulunan bir mekanda, mekan sahibi 'Lütfen Çiçekleri Koparmayınız' tabelasını çiçeklerin arasına koymuş. Ada'ya tatile gidenlerin belli bir gelir ve eğitim düzeyinde olduğunu düşünürsek; Çiçek koparmanın nasıl büyük bir toplumsal hastalık olduğunu görebiliriz. Çiçek olmazsa yaprak koparan aziz milletimizin bu hastalığı tez zamanda bitmesi tek dileğimiz.

                                               Cumhur Bandakçıoğlu 

Fotoğraflar;
1- Bolu ya 14 Km.
2-Genel Başkan
3-Erhan Beykoz abimizle mola
4- Gelin - Görümce Türk Bayrağı altında 
5 -Sisam Adası !!