?Zorunuza mı gidiyor?

Şimdi biz ne desek az. Azı da yazdık çoğu da. Bu akşam Arif amcamız, Nusrettin baba diye bildiğimiz ekmek teknesini hem rahatsızlığına hem de ilerleyen yaşına rağmen çalıştıran baba ve mahalle dostumuz amcamızın malikanesinde derin devlet ilişkilerini tartışıyoruz. Yarım saat konuşmama yasağına uymak için bu yazıyı kaleme aldım. Sonuçta iddia var. Arif amcayı yenmek için tüm irademi malikanenin bir köşesinde sürdürüyor bu yazıyı yazıyorum. Konuşmak her ne kadar demokrasiye aykırı da olsa amcamla iddiam var. Konuşmuyorum. Konuşan Türkiye?yi gördük. Olası hadiselerden kaçınmak için konuşmuyorum. Amcam iddiayı 15 dk. Sonra, beni vurmazlarsa kaybedecek.

Ama bizim Nusrettin amcamız Mengen?in ileri gelenlerinden olduğu gibi yaşça da haliyle bizlerin baba yaşındadır. Bir dileği var. Mengen Mengen olalı Hastane adı altında Sağlık Ocağı ile hizmet verir.

Böylesine işlek bir yolun geçtiği yerde hastane neden yoktur der. Amcam haklıdır. Mengen de Hastane yoktur, Sağlık ocağı vardır. Ama neden niçin yoktur diyen siyasilerimizde yok olmuşlar diyor. Bana kalırsa AB sürecinde bir ülkenin ilçesinde Devlet Hastanesi yoksa, sanırım Devlet?te arıza vardır. Bu arıza giderilmeli değil mi, devlet büyüklerim. Gereken neyse o yapılmalı. Mengen Devlet Hastanesine kavuşmalı. Devletin yapamadığı Morg?u Beşler mahallesi yaptı. Morg yaptırarak ölülerimizin ruh ve bedenlerini saygı timsali olan, bu görevi yerine getirenleri alkışlıyorum. Emeği geçenlere ilçemiz adına minnet ve şükranlarımı sunuyorum.

Ama gelin hep beraber olalım şu Mengen?e Devlet Hastanesi yaptıralım. Gücümüz var ise daha iyisini... Mengen kaldırımlarının bulunduğu caddelerine yapılan parkelere Gentaş tarafından destek var. O caddeye Ahmet Kahraman Bulvarı yazmak zorunuza mı gidiyor?

Her yerde düzenlenen etkinliklerden bir tanesi de yaklaşık bir ay önce Mengen?de düzenlendi. Bu etkinliği biz atlattık. Daha doğrusu yerimizde gündemler vardı. Gençlerimizden yazmadık diye sitem aldık.

3 yıl öncesiydi. Gençlerimiz bana geldi ve dediler ki ?Sinan abi biz Müzik gecesi yapacağız, bize fikren yardımcı olu musun?? varsa o kadar kafa oluruz dedik ve sorduk; ?Gecenin amacı ne?? cevap; Barış, Atatürk, Cumhuriyet ve Dostluk dediler. Sloganlarını kafa kafaya verdik ve belirledik. ?Yüreğinizdeki sevgileri, yüzünüzdeki gülücüklere çevirmek için buradayız.? Gençler bu sloganla yola çıktılar ve bu geceyi geleneksel hale getirdiler. Bu sene de 3. düzenlediler. Slogan hiç değişmemiş. Açılış konuşmasını 3 senedir bana yazdırıyorlar. Bu seneki konuşma büyük alkış almış. Tevazu göstermiş yavrularımız. Adından bahsedecektik, siz istemediniz dediler. Fikri ve irfanı hür milletin çocukları ile aynı düşünceleri paylaşmak bize yetmiş ve artmıştı zaten.

Din, ırk ayırmadan, Siyaset oyunlarına gelinmeden yapılan Müzik Gecesi, festivalimizden bile daha görkemliydi. Onlar bu Ülkenin gelecekleri. Ve samimi söylüyor, kalben inanıyorum, bir gün mutlaka onlar gelecekler. Onlarda ki kararlılık beni sonsuz duygulara gark ediyor. Yılmak yok çocuklar.. Sizler elbette ki geleceksiniz..

Ve sizleri Türkiye Cumhuriyeti?nin yılmaz bekçileri olarak alkışlıyor ve tebrik ediyorum. Levent, Ercüment, Savaş, Burak, Gökhan, Cüneyt, Erkut, Turgay, Cezmi ve diğer yavrularımızla gurur duyuyorum. Yılmak ve yıkılmak yok. Okumaya ve çalışmaya devam. Sizlerin her zaman yanınızdayız! Bu Ülke sizlerin... Varolun Sağolun...

Yüreğinizden Sevgiler, Yüzünüzden gülücükler ve kafanızdan soru işaretleri eksik olmasın. Sevgiyle kalın...