Başkan'a açık mektup

     Arılar gibi bal da yapsan, hak yedin. Kul hakkına girdin. Yıkıp bıraktığın duvarlar, garaj ve odunluklar... 32 adet ağacın katledilmesi... Arkadaşlıkmış, vefa imiş, geç bunları... Daha fazla zarar verme yeter... Zerre kadar Müslümansan sağır numaralarına yatma...
     Koca belediyeden bir kişi bile yazdıklarımı okumuyor mu?.. Bu kadar mı cahil kaldınız?.. Yoksa okuma özürlü müsünüz? Bu kadar ağır bir üslup kullandığım için kendim bile utanıyorum. En azından bir cevap verin mübarekler...
     Hiç olmazsa biriniz olsun çıkıp, 'Bu adam gazetelere yazıp duruyor, nedir adamın derdi? ' desin... Haksızsam iki laf edersiniz, sonsuza dek susarım. Bu güne kadar belediyeye en az 20 tane dilekçe verdim. BİMER'e 5 tane... Gazetelere ise 30'u aşkın yazdım.
        Yaşadığım müddetçe de yapılan bu rezaleti, bu kepazeliği gerek sözle, gerekse yazı ile anlatmaya devam edeceğim. Burak Balaban !.. Sana sesleniyorum. Dosya verildiği söyleniyor... Doğru mu?... Doğruysa bu güne kadar neden bir kez olsun gelmedin?.
      Göstermelik reklam kokan hareketleri, Bizans oyunlarını bırakın artık... Zerre kadar mertliğiniz varsa açıkça şunu deyiniz...
      Evet seni ve atadan kalan arazini perişan ettik, %40'ını başkasına verdik, duvarlarını, odunluğunu, garajını, ağaçlarını yıktık, iyi ettik, 'Oh olsun' deyin...
     Alaaddin, sana sesleniyorum... Yaptığınız iş külliyen yanlış, bozuk ve harama dayalıdır... Hadi arazinin yarısını yakınına verdin, hiç olmasa yaptığınız kepazeliği temizleyin. Göstermelik seçim çalışmaları yapacağına, gel bak bakalım...
      Şu an çamurun içerisinde mücadele veriyorum. Bir zamanlar yıllarca kaldığın eve çamurdan girilmiyor.. Yıllarca elinden yemeğini yiyip, suyunu içtiğin Naciye Anne'ni de dertlere uğrattın. Zararımızın telafi edilmesine bizzat sen engel oldun...
       Allah'tan utanmıyorsan, hiç olmazsa kuldan utan ! ... Nedir benden alıp veremediğin??? Ayağına gelip yalvarmamı bekliyorsan avucunu yalarsın...
       Üç kuruşluk dünyada kendini avut bakalım. Ben mert doğdum, mert ölürüm. Kul hakkı bilmeyenlere karşı, küçük hesap peşinde dolaşanlara karşı, haramı helali ayırt edemeyenlere karşı, basit, düşünce ve duygu yoksunu intikamcılara karşı asla boyun eğmem. Kellemi verir, karakterimden ödün vermem.
 
                                                         Ayhan Can