Bolu Havaları...

Bolu Oyun Havaları mı desek yoksa?

Gölköy'ün kenarına çekilmiş, kapıları açmış bir araba;

Gıy gıdı gıy gıdı gıy gıdı..

Buyur Bey... Kimdir o.. ?  Becikoğlu dur o..

Gıy gıdı gıy gıdı gıy gıdı..

Buyur Bey.. Kimdir o..?

Ahmet  Baysal dır o..

Gıy gıdı gıy gıdı gıy gıdı..

Buyur Bey.. Kimdir o..?

Çizmecioğullarıdır  o..

Malumunuz, Bolu kamuoyu son haftalarda bazı yerel yayın organlarınca ve köşe yazarlarınca BTSO'nun 4. kez vereceği Sosyal Sorumluluk Ödülü'ne  endeksleniyor. Adeta Oscar törenleri öncesi gibi, ödülün verildiği ilk günden bugüne kamuoyu önüne yukarıda dillendirdiğimiz meşhur Bolu  havası misali isimler ortaya atılıyor. Bu durum hem biraz sırıtıyor hem de BTSO'ya siz bu işlerden anlamazsınız vari bir hal alıyor.

Neyse gelelim şahsi değerlendirmeme. Bu ödül Ahmet Baysal'a verilmemelidir. Evet, yanlış okumadınız verilmemelidir.

Çünkü Ahmet Baysal bu ödülü birinci sıradan alması gereken şahıstır. 4 yıl sonra değil!

Ki oda da zaten bu ödülü her sene Ahmet Baysal'ın elinden verdirtmektedir. Bu da en doğrusudur zaten.  

 

Şehir neden hava ya giremedi?

 

Şehri bilmem ama açıkçası bizim ekip havaya çoktan girdi alternatif programlarımız belli oldu. Antalya ve Bursa olursa herşey hazır. Ankara olursa (İnşallah olmaz) biz Antalya üzerinden geçmeyi düşünüyoruz. Şehir havaya giremedi, çünkü oynanan futboldan Başkan da dahil kimse mutlu değil. Geçen yıl olduğu gibi bu yıl da siyasetin spora karışması yönünde birçok şehir efsanesi dolaşmakta. Kasımpaşa Başbakan, Altay ve Karşıyaka Federasyon Başkanı eşlemeleri dilerden dillere dolaşıyor. Ee bu durumda Boluspor biraz öksüz kalıyor. Bizdeki siyasi güç ise eğer lige çıkarsak meydanlarda kendini gösterecektir. Öncesinde maalesef gösterecek pek bir şeyimiz yoktur! Ama başka bir gerçek var ki, yukarıda  saydığımız nedenlerden dolayı ülkemin bütün sade vatandaşlarının gönlünde BOLUSPOR var. Oynadığımız oyun kötü de olsa, Play Off maçlarının havası başka olur tıpkı geçen yıl olduğu gibi. O yüzden umudumuzu kaybetmeyelim ve biz yine havamıza girelim.

 

Başkan CHP li Meclis Üyelerine teşekkür etmeli!

 

Yeni dönem belediye meclisi çalışmalarını meclisin gazeteci kökenli CHP'li üyesi Erhan Beykoz abimiz tarafından günü gününe okuyoruz. Bugüne kadar pek de alışık olmadığımız yönde mecliste bizim için neler yapıldığını öğrenme şansımız oluyor. Eğer Erhan abi tarafsız bir yayıncılıkla bunları paylaşıyorsa, mecliste genelde CHP'lilerin söz alıp konuştuğunu görüyoruz. AKP'lileri, Başkan dışında sadece oylamalardaki sayısal faaliyetlerde görebiliyoruz. Tıpkı TBMM'de olduğu gibi! Meclis faaliyetlerinin kamuoyuna duyurulması görevini yapan ve meclise hareket getiren CHP'lilere, Başkanımız teşekkür etmelidir. Sonuçta Başkanımızın tek başına da olsa çalıştığını CHP'li bir üye tarafından kamuoyuna duyuruluyor.

 

Düzce uçar, Bolu Bakar!

 

Kamuran abimiz, Muharrem hocamıza söylenmiş. Hocamız Boluspor'un bugünkü yeriyle Düzcespor'un bugünkü yerini karşılaştırmış. Kamuran abi de Sporu bırak ekonomiye bak demiş.

Boluspor nerede, Düzce Spor nerede? 1- 2 si dışında Boluspor'la Düzcespor'un yolu zaten pek kesişmemiştir.  Tarihinde hiç bir zaman 1 Ligi görmemiş Düzcespor'la Boluspor'u karşılaştırmanın doğru olmadığını düşünüyorum. Muhtemelen Düzcespor'un tarihinde en başarılı olduğu sene olan 1979 yılıdır. O sene Boluspor'la final oynamış ve 1. ligin kapısından kalesinde 3 gol yiyerek dönmüştür. Aradan 30 yıl geçmesine rağmen Boluspor'un futbol kamuoyundaki adı, o kadronun futbolcuları, o takımın başkanı, O takımın yöneticileri, hocaları 30 yıl sonra bile Bolu dışında tanınmakta bilinmekte ve saygı görmektedir. Aynı şeyleri Düzcespor için söylememiz mümkün değil. Boluspor her daim her yönüyle Düzcespor'un fersah fersah önünde olmuştur.. Ama diğer taraftan Düzce'nin son 10 yıl içinde geçirdiği ekonomik büyüme de göz kamaştırıcıdır. Bolu'ya her gelip gittiğimizde Düzce sınırları içinde yapılan birbirinden güzel ve şık fabrikalar göz kamaştırmaktadır. Şüphesiz ki bu yatırımlar Düzce'yi çok daha ileriye götürecektir.