BolununSesi; Halkın Gazetesi

Ticaret Odası Seçimleri ardından,

Cumhur Bandakçıoğlu

    14 Mart 2005

    Yurt genelinde büyük bir çekişme ve heyecanın ardından oda seçimleri bu hafta sonu itibarıyla bitti. Memleketimizin ticaret ve sanayisi artık yeni patronlarının elinde. Gerek bolununsesi?nin seçim günü internet üzerinden yayınladığı görüntüler, gerekse bir gün sonra İstanbul?da görüştüğüm Zaman Gazetesi Avrupa Spor Editörü Seyfi Alp?in objektifine takılan görüntülerde seçim gününü yaşadım. Adayların hepsinin lacivert-siyah takım elbiseler içinde boy gösterdiği ve kulis yaptığını gözlemlemiş bulunuyorum. Adeta bir şıklık yarışı yaşanıyordu! Bir hafta önceki yazımda belirttiğim gibi bu yılki seçimlerin önceki yıllara göre daha farklı geçmesinin sebebi, mevcut siyasi idarenin seçimlere sahip çıkmasından kaynaklandığı konusunda herkes hem fikirdi. Farklı oluşumlar, gruplar, cemaatler bu yıl odaları sahiplendi. Bu sahiplenmenin asıl amacının sosyalleşme, daha aktif çalışma ve idealizm adına olduğunu gönülden arzu etsek de, ben biliyorum ve inanıyorum ki büyük bir bölümü siyasi birliktelik, güç sahibi olmak ve TOBB da çoğunluğu yakalamaktı. Bolu'daki meclise baktığımızda karma bir oluşumu,  yani ağırlıklı bir grubun olmadığını gözlemliyoruz. Bu da zaten olması gereken şekliydi. Farklı düşüncelerin birlikte olduğu bir sinerji ortamı. Dileğimiz yeni ekibin memleketimiz adına güzel yararlı şeyler üretmesi ve maksimum faydayı Bolumuza sağlamasıdır. Seçim bitti iş bitti durumları olmasın. Bu vesileyle BTSO üyelerini tebrik ediyorum.

     

    Boluspor

    Son günlerde yerel basında Bolusporlu yöneticilerin ve teknik heyetin ağzından sürekli olarak yapılan eleştirilere karşı savunma sözcükleri çıkmakta. Bu eleştirilerin kaynağı nedir ve nereden gelmektedir, bilmiyorum. Takip ettiğim kadarıyla (Bu yıl düzenli olarak Boluspor?u takip ettiğimiz söylenemez) Boluspor oldukça güçlü bir performans sergilemekte, son 2 maçtaki kayıplar olmasaydı çok daha güzel olacaktı. Futbolda bu sonuçlar yaşanabiliyor.

    Ligin sonuna kadar da şansımız açık. Gereksiz eleştirilerle takımın ruhunu bozanlara hiç aldırış edilmeden, hedefe doğru kilitlenmelidir. Hatta bu eleştiri sahiplerine cevap bile vermenin gereksiz olduğunu düşünüyorum. Belediye hizmetlerinden genelde halkımız memnun olmasa da (Ben demiyorum! Bolu'da yaşayanlar diyor.) Belediyemizin Boluspor?a vermiş olduğu destek son derece sevindirici. Son aldığımız duyumlara göre Belediye Ekmek Fabrikası Boluspor?a devredilecekmiş. Bu güzel gelişmede emeği olanları kutluyorum. Umarız kısır siyasi çekişmelerle, bu gelişmenin önüne taş koymazlar ve köstek olmazlar. Boluspor, Bolu'nun ortak gâyesi ve markasıdır. Herkes  üstüne düşen görevi yapmalıdır.

     

    Memleket havası

    Boluspor konusunda olduğu gibi, son günlerde memleket üzerinde de enteresan durumlar mevcut. Siyasi iradeye karşı bir genel yapılanma kokusu var gibi. (Bazıları tam sizin istediğiniz bir durum diye düşünebilir.) Ulusal basında herkesin gördüğü gibi Amerika ile aramızda, daha doğrusu mevcut siyasi idare arasında bir soğukluk mevcut. Bunu dış kaynaklı basında çıkan yazılardan ve demeçlerden anlıyoruz. Yine bizim boyalı medyamızda AKP bayraktarlığı yapan yazarlarında vites küçülttüğü, hatta geri vitese taktıkları da bâriz bir şekilde görülmektedir. TÜSİAD?tan da enteresan açıklamalar geliyor. Avrupa Birliği masalını artık kimse okumuyor. Biliyoruz ki bizim o topluluğa girişimiz sadece bir fantezi, hatta diğer oluşumlara da yakınlaşmamız engelleniliyor. Geçtiğimiz hafta gündeme İstanbul eski Belediye Başkanı Ali Müfit Gürtuna?nın eşi Reyhan Gürtuna?yı  oturttular. 3 gün boyunca onu izledik. Nereden çıktı, niye çıktı? Belli değil. Bu bizim medya gerçekten çok enteresan.Yine bir ara Hillary Sarıgül, yok yok, Aylin Clinton, pardon ya olmadı, Aylin Sarıgül ismini öne attılar, CHP Genel Başkanlığı için! Anlamak ve çözmek için dehâ olmak lazım.

    AKP?ye çok yakın, hatta ruhunun derinliklerinde R.Tayyip Erdoğan sevgisi ve bağlılığı sonsuza kadar yatan bir bayan arkadaşım, ABD?nin AKP?yi gözden çıkardığını söyledi. Biliyorum ki onun sözleri yukarıdan gelen bir yansımadır. Ülke olarak ödeyeceğimiz çok daha bedel olduğuna inanıyorum. Bu bedellerin sebebi de kendimizden başka bir şey değil!

     

    Soru: Güney Afrika ile aramızdaki en büyük farklılık nedir ?

    Cevap: Güney Afrika?daki mevcut siyasi parti 1995?ten bu yana iktidarda. Bizde ise en fazla 3-4 yılda bir değişiyor. Orada iş başında olanlar artık doydu. Bizde ise sürekli yenileri geliyor!
    Not: Bu soruyu bana Güney Afrika da görüştüğüm dünyaca ünlü Alman bir firmanın Alman yetkilisi sormuş ve cevabını vermiştir. Nasıl ama ?

    Yorum yazın

    İsim (Gerekli)
    Yorumunuz (Gerekli)

    Sayfada yer alan yorumlar kişiye ait görüşlerdir. Yapılan yorumlardan sitemiz hiçbir şekilde sorumlu değildir.

     

    Yazarın diğer yazıları

    GÜNÜN SÖZÜ

    Egemenlik kayıtsız ve şartsız milletindir.

    SON YORUMLAR
    Sağlık İlaç Gıda Takviyesi Siyah Sarımsak